Benim ve yakın arkadaşlarımın en favori sofralarından biri, kokteyller yapıp kanepeler atıştırdığımız sofralardır. Küçük küçük, şöyle tek lokmalık tatları ağzınıza atarken ferah ferah kokteyl içmenin muhabbeti aksatmayan bir şenlendirici etkisi vardır, dört başı mamur yemek sofrasından şüphesiz ritmi farklıdır. Ve bazı kutlama günlere doğrusu bu ritim daha iyi gider…





Pazar günü şöyle saat üç sularında başlayan sofraya oturduğumuzda, balık ağırlıklı bir kanepe sofrası bizi bekliyordu. Hepsi de zannederim önümüzdeki yaz günlerinde pek kolaylıkla sizin de sofralarınıza konuk olabilecek lezzetler, çok da basit ama lezzetliler, püf noktalarıyla şimdi size tarif etmeye çalışacağım bazılarını…

1- İlki, en klasik kanepelerden biri, labneli otlu baz ve somon füme… Bunun için önce bir kapta 200 gramlık bir paket labnenin üçte ikisini, bir yemek kaşığı mayonezi, az biraz tuzu çırpın. Sonra ince ince kıydığınız yarım demet fesleğen ve derotunu karıştırın. Bu karışımı şöyle kalınca bir tabaka olacak şekilde kenarları alınmış tost ekmeğine sürün, somon fümeleri kıvırıp yerleştirin, muhakkak kapari koyun (biraz asit eklensin karışıma!) ve bence bulabiliyorsanız frenk soğanını da ihmal etmeyin. Soğan tadı bol olsun isterseniz bir miktarını kıyıp labneli karışıma da katabilirsiniz. (Bu arada bu sefer markette somon füme alırken Leroy’un “makarna ve salatalar için” diyerek kırıntı somon füme sattığını gördüm. Dilimleri normal somon diliminden daha küçük, ama biz açık halini kullanmayacağımız, hatta kanepe için zaten dilimleri kesip küçültmemiz gerekeceği için tereddütsüz aldım. Tadı diğerleriyle aynı, sadece parçalar ufak olduğu için diğerinin neredeyse üçte biri fiyatına satılıyor, aklınızda olsun!)

2- İkincisi, böyle sofraların olmazsa olmazı ton balıklı kanepe. İyi bir ton balık salatası, kanepe de olur, parmak sandviç de olur, ayrıca normal zamanda kocaman, lezzetli bir sandviçe de dönüşür. Ve birçok “iyi” ton balık salatası vardır aslında, sırf benim bile favori 3-4 farklı tarifim var. Bu epeyce kolay olan. Bir adet büyük boy konserve ton balığını, bir yemek kaşığı mayonez, bir yemek kaşığı salatalık turşusu suyu, bir tatlı kaşığı taneli hardalla karıştırıp ezdim. Karışıma iki yemek kaşığı minicik kareler halinde doğranmış mor soğan, ufacık kıyılmış yarım sap kereviz ekledim. İçine derotu, turşu salatalık ve taze salatalık da girebilir, ama turşuyu üstüne kullanmayı yeğledim, dereotu da diğer kanepede olduğu için koymadım. Ben çok ufak kıtır tuzlu bisküviler üstüne yerleştireceğim için salatalık sulandırırsa sorun olurdu, o yüzden eklemedim. Ama parmak sandviç veya normal sandviçe kullanacaksanız, minicik küpler halinde ekleyebilirsiniz.

3- Şimdi geldik çok kolay bir tanesine… Bir paket sardalya konservesini ufalayın, eğer sardalya tadını seviyor ve o tadı almak istiyorsanız hiçbir şey katmayın, yok biraz tadı bastırılsın diyorsanız birer tatlı kaşığı limon suyu, zeytinyağı, karabiberle ezin. Kenarları alınmış tost ekmeğine ince bir tabaka mayonez sürün, üstüne sardalya karışımından koyun. En üstü için de sarımsak turşularını (ben Berrak marka kullandım) ikiye bölüp yerleştirin ve bir kürdanla tutturun.

4- Sıradaki bundan da kolay… Sardalya konservelerinin domates soslu olanlarını ben çok seviyorum ve sarımsak tadıyla çok yakıştırıyorum. O yüzden sarımsaklı kıtır ekmek dilimleri üstüne o domatesli sardalyaları yerleştirdim, ve hazır! (Dilerseniz şu tarz ürünlerle de yapılabilir, çok başarılı oluyor.)

5- Finger sandviç denen parmak sandviçler de bu tarz masaların olmazsa olmazıdır tabii aslında. Bunları istediğiniz gibi hazırlamak mümkün, ama herhalde en kolayı jambon, hindi füme, kaşar, dilimlenmiş salatalık turşusu gibi malzemeleri kat kat dizip sonra ekmeğin kenarlarını almak ve tost ekmeklerini gerçekten “parmak” gibi kesmek… Böylece iki lokmada yutabiliriz!
6- En, en, en sevdiğim kanepem de her zamanki gibi kraker üstüne büş (taze keçi peyniri) ve soğan reçeli… Ne kadar yapılırsa yapılsın hep en çabuk bitenlerden olur!
Ben normal cipslerin yanı sıra kabak kıtırı, pancar kıtırı gibi sebze cipslerini de çok seviyorum. Yoğurt ve bol kuru naneli, kekikli, paprikalı dip soslarla son derece fresh bir tat yaratır, aralara serpiştirmek iyi oluyor. Çeşit çeşit cips, kraker, kuruyemiş zaten banko!
Arada tatlı atıştırmak için minik ekler, minik tek lokmalık muzlu rulo pasta ve meyveli tartöletler kadar güzel bir şey yok zaten! Pötifur merakınıza göre çeşitler arasından seçmek serbest!



7- Geldik son kaleme: içkiler… Böyle sofraların kurtarıcısı da, zevki katlayanı da tabii ki sangria ve punch’lardır; alkol oranı düşük olduğu için rahat içilir, bünyeyi yormaz ve her tada uyum sağlarlar. Ben de 1 şişe beyaz şarap ve bir çay bardağo Cointreau likörü kullanarak 2 litre sangria yaptım. Bunların üstüne 1 şişe maden suyu ekleyin, üstünü portakal suyuyla tamamlayın, içine de dilimlenmiş nektarin, limon, çilek ve ahududuların yanı sıra biraz şeker (miktarı zevkinize kalmış) ve dilerseniz taze zencefili rendeleyip katarak nefis bir sangria elde edebilirsiniz. Buzdolabında bolca soğutmayı unutmayın. İsteyen bu karışımı gazoz, maden suyu veya buzla bardağında daha da seyreltebileceği için herkesin farklı şeker isteğine uyar bu tarif. Punch’a gelince… Çeşit çeşit punch yapmak mümkün, o da temel olarak sangriaya benziyor ama şarap yerine cin veya votka ağırlıklı hazırlanıyor. Benim elimde ayrıca bir iki şişe Pimm’s olduğu için ben onu kullanmak istedim. Pimm’s aslında İngiliz asıllı meşhur bir likör/punch bazı, tarihi de taa 1800’lere gidiyor. Bugün tabii birçok farklı tipi var, klasik olanı No.1 ama ben Strawberry edition olanı kullandım. Cin bazlı bu karışımın limonata veya benzeri meyve suları, tonik, maden suyu gibi başka içecekler ve meyvelerle karıştırılmasıyla hazırlanıyor Pimm’s kokteyli. Ben de bunu çilek, nane, ahududu dilimleri, maden suyu ve karadut şurubuyla karıştırarak kocaman bir sürahi kokteyl yaratmış oldum. Bunun için Pimm’s şart değil tabii, gördüğünüz gibi aslında temelinde hepsi “meyve suyu ve meyve bazlı kokteyl”, yani olay tamamen yaratıcılığınıza kalmış. İyi bir limonata yapıp içine votka veya cin katsanız o da böyle bir sofraya nefis uyum sağlayacaktır! (Dilerseniz şurada gayet kolay ve litreyle hazırlamaya müsait bir kokteyl tarifim var.)


Böyle bir masa kalabalık, bol sohbetli hallere çok iyi uyum sağlar, belki de o yüzden bana kanepe ve finger food en çok yaz akşamlarını ve kutlamaları çağtıştırır. Bizim de kendimizce bir kutlama sebebimiz vardı, kedim Elma’nın bana 15 yıldır, bize hatrı sayılır bir zamandır yoldaş olması… Onun şöleni de en sevdiği yaş mamaydı elbet. Evet, bir hayvanın “insanı” olmamış insanlar için belki pek anlamlı değildir, hatta komiktir belki kutlama sebebimiz. Ama bizim için şu dünyadaki pek çok şeyden daha anlamlı onun bize yoldaşlığı, o yüzden pek güzel kutladık… Sizin belki bambaşka sebepleriniz olacaktır, belki bir sebep bile aramadan dostlarınızla biraz yiyip için konuşmak için evinize böyle bir sofra kuracaksınızdır. Eğer aklınıza bir fikir düşürebildiysem ne mutlu bana!
* * *
Başka öneriler isteyenlere, bir önceki atıştırmalık masasını ve kırmızı şarap sangriası tarifimi de hatırlatmış olayım!