Patatesin her şeyi olur da, çorbası olmaz mı?

Dünyada farklı yemek kültürlerinden gelse de, insanların ortak olarak en çok sevdiği yiyeceklerden biri patates. Bunun tabii bilimsel birtakım açıklamaları da var, insan ırkı olarak “şeker” tadını, yani nişastayı, karbonhidratı seviyoruz. Üstelik bunlar insan bedeni için birincil enerji kaynağımız. Nişastalı yiyecekler de, özellikle sindirimi kolaysa ve tadında bir “aykırılık” yoksa, diğer yiyeceklerden daha fazla popüler oluyor haliyle. (İnternette ilk kez şeker/şekerli ürün tadan bebeklerin videoları var, tadınca nasıl akıllarının çıktığını görmek enteresan bir deneyim oluyor!) Eh, bir de patates gibi bin çeşit yemeği yapılabilen, çeşit çeşit sosla anlaşabilen bir şey söz konusu olunca “patates sevmem” diyen bulmak zor oluyor!

Patatesin salatası, kızartması, yemeği çok olsa da, Türkiye’de pek çorbasının yapıldığına şahit olmadım. Belki çorbası yapılacak çeşit çeşit bakliyat ve sebze olduğundandır. Lakin Doğu Avrupa ve Balkan ülkelerinde patatesin çorbası sık sık yapılır. Bizim eve gelince, ben küçükken evde tavla zarı büyüklüğünde doğranmış patatesler, şehriye ve beyaz terbiye ile nefis bir patates çorbası yapılırdı ve ben afiyetle içerdim. “Patates çorbası mı?” diye şaşıranlar olurdu bazen duyduğunda, ama bana da patatesin her şeyinin yapılıp çorbasının yapılmaması tuhaf geliyor doğrusu!

Bu vereceğim çocukluğumdakinden biraz farklı bir tarif, mutfakla haşır neşir olmayı seven herkes gibi tarifleri “bir de böyle deneyeyim”lere maruz bırakmak gibi bir huyum var! (Ama mümkünse bu huyum kurumasın, seviyorum huyumu.) Ortaya çıkan sonuç bize pek lezzetli geldiği için, soğuğun daha da bir kendini hissettirdiği şu vakitte, diğer çorbaların yanına bir çorba tarifi daha bırakayım istedim.

4 orta boy patatesi soyarak ve minik minik doğrayarak işe başladım. Minik derken gerçekten minik, tavla zarı boyu olmalı. Bu tarifi okuyan sevgili arkadaşım, eğer mutfağa aşina değilsen “E niye uğraşıyoruz, rendelesek ya” diyeceksin. Haklısın, doğramaktan daha kolay. Ama rendelersen patates sulanır. Sulanınca da rahat kavuramazsın. Hani nişastalı demiştim ya, hah, nişastası çok yüksek bir besin olarak kavururken yapışma ihtimali artar. “Doğrarken uğraşmaktansa kavururken uğraşmayı tercih ederim” de diyebilirsin, öyle diyorsan tabii ki rendelemeyi de tercih edebilirsin. Daha ilk adımda zorluk var gibi duruyor ama, korkma sevgili okur, vallahi epi topu bu!

Minnak patateslerimi derin bir tencereye alıp bir kaşıkçık tereyağıyla kavurdum. Altın sarısı bir renk almaya başladıklarında, 4 sap kereviz sapını da incecik kıyıp ekledim, biraz da öyle kavurdum. (Kereviz sapı şart değil, ama tüm çorbalara, soslara lezzet vermek için kullanılmasını tavsiye ederim.) Ardından soyulup dilimlenmiş, küçükse 8 iriyse 6 diş sarımsağı ilave etmek gerek. Bolca tuz, bir çay kaşığı toz zencefil, bir yemek kaşığı zerdeçal, biraz karabiber ve muskat da ekleyip sarımsakları öldürene dek birkaç dakika daha kavurduk mu, işlem tamam. Ardından çorbanızı istediğiniz kıvama göre 1,5 veya 2 litre suyla hazır edin. Bir on dakika kadar küçük küçük fıkırdasın patatesler suda. Sonra 2 paket (400 ml) kremayı ekleyin, karıştırın. İşlem tamam. (Krema koyacağım için ben herhangi bir yağ ilave etmedim. Daha az kalorili olmasını isterseniz krema yerine süt koyabilirsiniz, ama bu durumda birazcık olsun yağ ilave etmenizi öneririm. Çorbayı vegan hale getirmek istiyorsanız, o zaman da badem sütü koyabilir, yağ olarak da sevdiğiniz bir bitkisel yağı ekleyebilirsiniz.)

Çorbayı taneli seviyorsanız minik patatesler ve incecik kereviz saplarıyla güzel bir taneli çorba elde ettiniz demektir. Yok benim gibi hafif püremsi kıvamda olsun isterseniz bir de blenderla geçin üstünden. Veee bitti! Hepsi bu kadar! Sizi bilmem ama ben fırında kremalı patatesi çok severim (ecnebicesi gratin dauphinois), yemelere doyamam. İşte bu çorbada tam onun tadını aldım, graten dofinuğa hazretlerini likit hale getirmişim de kaşık kaşık içiyormuşum gibi! Eğer benim gibi kremaya ve patatese zaafınız varsa yahut gerçek bir çorba sevdalısı olarak “bir de bu çorbayı deneyeyim”cilerdensiniz yarım saatte hazır bu çorbanın sizi çok mutlu edeceğine eminim!

Afiyetle!

One thought

  1. Geri bildirim: Çorba kardeşliği!

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s